Alternatif Tıp Nedir?
Ne yazık ki günümüzde birçok kronik hastalığın kesin tedavileri için çözüm bulunamamıştır. Bu nedenle hastalar genellikle modern tıbbın haricinde hastalıklarında alternatif çözüm yolları aramaya başlamıştır. Alternatif tıp, hastalık tedavilerinde doğal bitkilerin kullanılmasıdır. Özellikle gelişmiş ülkelerde bitki kaynaklı ilaçların satışı alternatif tıp ile son derece artmış ve bu alanda çok büyük miktarda harcamalar yapılmıştır.
Alternatif tıp, diğer bir adıyla tamamlayıcı tıp, kaynağını bitkisel ürünlerden alır. Modern tıbbın çare bulamadığı hastalıklar üzerinde yoğunlaşır ve bu hastalıkları tedavi etmek için uğraşır. Modern tıbbın yetersiz kaldığı hastalıklar genelde kroniktir.
İntegratif Tıbba Bilimsel Bakış
Alternafif tıp, integratif tıp ve tamamlayıcı tıp kavramları her ne kadar aynı olsa da ülkemizde alternafit tıp tanımlaması diğer kullanımların önüne geçmiştir ve geleneksel ve ruhsal şifa yöntemleri alternatif tıp adı altında değerlendirilmektedir. Ne yazık ki bu konuda bilinç ülkemizde halen oluşmamıştır.
Hastalanmanın temelinde yapısal hasarlanmalar oluşmadan önce vücut sinir sisteminde yani diğer bir deyişle vücut iletişim ağımızda değişiklikler meydana gelir. Bu nedenle, hastalıklara birincil yaklaşım öncelikle informatif düzeyde olmalıdır. Modern tıp yani ilaç tıbbı, en son aşama yani diğer bir deyişle hücresel hasarlar ile lokal olarak uğraştığından, uzun vadede hastalığın tedavisi için fazlasıyla yetersiz kalabilir ve birçok hastalığın nedenini açıklayamayabilir.
Çoğu zaman tamamlayıcı tıp içerisinde yer alan yöntemler sayesinde modern tıptan daha hızlı iyileşmeler sağlanabilir.
Alternatif tıp bölümü için en iyi eğitim veren 10 ülke Amerika Birleşik Devletleri, Birleşik Krallık, Avustralya, Malezya, Kanada, Hong Kong, Yeni Zelanda, Tayvan, Çin ve Portekiz olarak sıralanabilir. En bilinen alternatif tıp yöntemlerinden birkaçı ise şu şekildedir:
Homeopati
200 yıl önce, Alman hekim Hahnemann tarafından geliştirilmiştir. Benzer benzerle iyileşir prensibini kullanır. İngiltere Kraliçesinin de başvurmuş olduğu bir yöntemdir. Bitki, mineral, hayvan gibi materyallerin benzer yanlarını kullanır.
Nöral Terapi
1920 yılında Almanya’da, Huneke kardeşler tarafından geliştirilmiştir. Tedavi işleyişi cilde yapılan kısa süre etkili lokal anestezik iğneler sayesindedir. Bu iğneler vücudun iletişim ağını düzeltir ve iyileşme sağlar. Özellikle ülkemizde çok yaygın ve zorlayıcı bir hastalık olan migren gibi ağrısı ilaçla tedavi edilemeyen hastalıklara çözüm sağlamaktadır.
Akupunktur
Bedenin enerji akışını düzenleyen çok etkili ve ülkemizde sıklıkla başvurulan bir yöntemdir. Anatomik karşılığı olan noktalara iğne batırılarak yapılmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) literatüründe bulunan birçok hastalıkta kullanılabilir. El, ayak, burun çevresi, baş bölgesine uygulanır. İğnenin yanı sıra lazer ile de yapılabilir ve çok etkili sonuçlar verir.
Manyetik Alan Tedavisi
Elektromanyetik kirliliğin artması ile birlikte vücutta zamanla bel ve omuz ağrısı gibi birçok rahatsız edici durum ortaya çıkabilmektedir. Hiçbir yan etkiye sahip olmayan manyetik alan tedavisi ağrılı bölgelerin kısa sürede iyileşmesini sağlıyor.
Bu tedavide, eklemler arasında ligaman adı verilen bağlantılara akım verilir. Bu akım kemikleri tutan bağları yukarı çekmektedir. Hasta bu akımı yalnızca 30 saniye küçük darbeler şeklinde hisseder fakat bir temas yoktur. Bu tedavi, hamilelik sonrasında oluşan zorlayıcı bel ağrılarına karşı oldukça etkilidir. Haftada yalnızca 2 gün uygulanan bu tedaviyle ağrılardan tamamen kurtulmak mümkündür.
Türkiye’de çok az sayıda merkezde uygulanan ve oldukça başarılı sonuçlar veren yüksek yoğunluklu manyetik alan tedavisi ile omurga çizgisi istenen seviyeye getirilir. Genellikle ileri derecede bel ve boyun fıtığı, boyun düzleşmesi ve kronikleşen ağrıların tedavisine yönelik kullanılır. Hasta tedavi sonrası iyileşmekle kalmaz, fiziksel zindeliği de eskiye oranla oldukça artar.
Yazıyı indirmek için: Alternatif Tıp ile Hastalık Tedavileri.docx (15.8 KB)